Fotoğraf Sanatı ve Uğraşı

Fotoğraf Sanatı ve Uğraşı

Tek elle taşınamayacak kadar ağır makineler, bozulma riskiyle karşı karşıya banyosunun hemen yapılması gereken filmler, bir tek manzara fotoğrafı için kurulan çadırlar ve daha nice aşamadan geçerek geçmişte olduğu gibi günümüzde de popülaritesini kaybetmemiş, eskinin fotoğraf sanatı; günümüzün endüstrileşmiş ve sanattan -genelde- bütünüyle uzak kalmış fotoğraf uğraşı. Nostaljinin insan üzerindeki etkisinden midir bilinmez ama şundan bir 20 yıl gerisine gittiğimizde bulduğumuz fotoğrafların her biri görsel tatmini hat sahfada bizlere yaşatıyor. Fotoğrafın bir düğmeye basılarak değil de birkaç ayar yapılarak elde edilmiş olduğunu anımsamak en azından benim için çok anlam ifade ediyor. Endüstrileşmeyle beraber daha pratik hale gelen ve genel bir kesime hitap etmeye başlayan fotoğraftaki anlam ifadesi genel anlamda zayıf kalıyor. Sürekli gelişen teknolojinin yarattığı soğuk zihin mecraları fotoğraflardaki basmakalıp ifadenin silinmesine olanak tanımıyor.

Yukarıda bahsettiklerimden sebeptir ki son zamanlarda yaygınlaşmış, çoğu kişi tarafından eleştiri toplamış ve toplamaya devam eden bir hareket olarak görülen ‘analog fotoğraf makinesine geri dönüş’ zihniyetine kesinlikle olumlu gözle bakıyorum. Biz farkında olmasak da insanları robotlaştıran ve kolaya sürükleyen soğuk teknolojiden kaçıyoruz. Analog fotoğraf da bu kaçışın ayakta kalan nadir bireylerinden.